Yabancı yatırımcıda Türkiye rekabeti… Yabancı yatırımcı kur riski az olan alanlara ağırlaşabilir

Ekonomide atılan yeni adımlar ve son olarak Orta Vadeli Program’ın (OVP) açıklanmasının akabinde gözler bir kere daha yabancı yatırımcıların reaksiyonlarına çevrildi. Kamu idaresinden üst seviye isimler arka arda iktisatta atılan adımların yurtdışındaki yatırımcılardan olumlu reaksiyon aldığını belirterek, önümüzdeki aylarda yatırım taleplerinin artacağına yönelik beklentilerini lisana getirmişti.

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in 19 Eylül’de ABD’de yabancı yatırımcılarla yapacağı görüşme öncesi Hürriyet’e değerlendirmelerde bulunan Ventura Partners Ortağı Kerim Kotan, son devirde iktisatta atılan adımların yabancı yatırımcı nezdinde olumlu karşılandığını belirtti.

TÜRKİYE TELAŞI VAR

Türkiye’de birleşme ve satın alma ve yeni yatırımlar özelinde danışmanlık hizmetleri veren Kotan, seçim öncesine nazaran değişik bir ortam olduğunun altını çizdi. Kotan, “Altı ay evvel aradığımızda Türkiye’ye bakmadıklarını söyleyen yatırımcılar artık bize geri dönüyor. ‘Değerlemeler yükselmeden, yeni rakipler gelmeden işimi bitireyim’ diyorlar” değerlendirmesini yaptı. Kotan, direkt yabancı yatırımda rekor düzeyleri görebilmek için öngörülebilirlik ve şeffaflık ortamının yine oluşturulması gerektiğine dikkat çekerek, kelamlarını şöyle sürdürdü: “Birleşme ve satın alma tarafında 2023 yılını 10 milyar civarında tamamlayacağımızı düşünüyorum. 2024-2025 yıllarında iktisat idaresinde kıymetli bir değişiklik olmazsa 10 yıl evvel gördüğümüz 20 milyar dolarlık rekor seviyeyi de aşabiliriz.”

Kerim Kotan

REKOR KIRMAK İÇİN TEK ŞART

Kotan’ın verdiği bilgiye nazaran Türkiye’de rekabetçi ve kaliteli üretim yaparak ihracat yapan şirketler yabancı yatırımcılardan daha çok ilgi görüyor.

Konuya ait değerlendirmesinde öngörülebilirlik ve şeffaflık vurgusu yapan Kerim Kotan, “Yabancı yatırımcılar hukuk ve vergi sistemlerinin kalite, öngörülebilirlik ve güvenilirlik seviyesine; piyasaya girişte pürüzlerin bulunup bulunmadığına; ekonomik, politik ve toplumsal istikrarın sağlanmasına; global rekabet gücüne ve iş yapma kolaylığına bakarlar. Tekrar rekor düzeyleri yakalamak istiyorsak bütün bu hususları güzelleştirmemiz lazım” açıklamasında bulundu.

TERK EDENLER DÖNEBİLİR

“2012-2013 yıllarında 20-25 milyar dolar düzeylerine ulaşan birleşme ve satın alma süreçlerinin; jeopolitik risklerin artması, ülkenin kredi notunun düşmesi ve iktisat siyasetlerindeki değişiklikler nedeniyle 2021-2022 yıllarında 10 milyar dolar düzeylerine yerleştiğini kaydeden Kotan, kelamlarını şöyle sürdürdü: “Türkiye’nin bir-iki yıl içinde süratle gelişen bir pazar olarak büyük bir ekonomik muvaffakiyet elde etmesi beklenen. Bu durumda direkt yatırım, satın alma ve birleşme süreçlerinde rekor düzeylere ulaşılmasını bekliyorum. Ayrıyeten, son yedi-sekiz yılda Türkiye’yi terk eden birçok yabancı özel sermaye fonu ve yatırım bankasının da yakın gelecekte geri dönüp ofis açmasını olası görüyorum.”

DÜNYADA YÜZDE 40’LIK DÜŞÜŞ

DÜNYADA son periyotta yaşanan gelişmelerin birleşme ve satın almaları zora soktuğunu söyleyen Kerim Kotan, “Yüksek seyreden enflasyon ve Avrupa’daki karamsar ekonomik görünüm, Ukrayna-Rusya Savaşı, Amerika-Çin ticaret savaşı ve öbür jeopolitik tansiyonlar, bahar aylarında yaşanan şok bankacılık krizi ile birleşerek, M&A süreçlerini zora soktu. Yılın birinci yarısında toplam 1.3 trilyon dolar pahasında 17 bin 300 M&A işi, 2022’nin birinci yarısındaki 2.2 trilyon dolardan büyük bir düşüş. Globalde yüzde 40 düşüşün olduğu bir yılda Türkiye’de M&A hacminin 2022 ile birebir düzeylerde bitmesi çok büyük muvaffakiyet olarak nitelendirilmeli” yorumunu yaptı.

ENERJİ VE SAVUNMA ÖN PLANA ÇIKACAK

ABD merkezli yatırım idare şirketi Neuberger Berman’ın Kıdemli Ekonomisti Kaan Nazlı ise “M&A ve direkt yatırımlar açısından kurun hâlâ değerli bir etken olduğunu düşünüyorum. Bir mühlet ilginin daha çok güç ya da savunma üzere kur riski görece az olan kesimlere ağırlaştığını görebiliriz” değerlendirmesini yaptı. Nazlı hususla ilgili şu bilgileri verdi: “Ekonomik siyasetlerde normalleşmeyle birlikte senedi piyasalarına girişin devam etmesini bekleyebiliriz. Tahvil piyasaları açısından ise TL cinsinden varlıklara daha önemli sermaye girişi olması için enflasyonda zirve noktasının nerede gerçekleşeceği konusunda biraz daha öngörülebilir olunması gerekir. Yeniden de çok likit piyasa olmasa da enflasyona endeksli yatırım araçlarının ilgi görmesini bekleyebiliriz.”

Kaan Nazlı

‘HIZLI ADIM ATMALIYIZ’

Dinamik Yatırım Menkul Kıymetler Araştırma Uzmanı Ceyhun Yavaş da portföy yatırımlarında yabancıların ilgisinin bir ölçü daha artsa da bu artışın sonlu kaldığını belirterek, “Adımların ciddileşmesi ve OVP’nin Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından açıklanması soru işaretlerini sildi, yabancı yatırımcıların ilgisi bir ölçü daha arttı. Yabancıların nitekim ülkemize önemli bir talep göstermesinden ise hala uzağız. Bunun için daha çok ve süratli adımlar atmamız gerekiyor. Bu adımlardan da muhtaçlığımız olan yeni bir kıssanın yazılması gerektiği görüşündeyiz. Bankalar üzerindeki 200 civarındaki regülasyon, rezervlerin eksilerde olması ve swap kanallarının açılmamış olması yabancılar için hala bir soru işareti ve şu andaki izlenilen siyasette rasyonel siyasetlere dönüş yavaş ilerliyor.”

Ceyhun Yavaş

– 1.3 trilyon dolar Birinci yarıda dünyada M&A’lerin toplam

– 2.2 trilyon dolar 2022’nin birinci yarısında dünyada M&A’lerin toplamı

– 10 milyar dolar Türkiye’de 2021-2022’de M&A’lerin toplamı