Fenerbahçe’nin yıldızı Dusan Tadic’ten flaş açıklamalar! Beşiktaş ve transfer süreci, Orkun Kökçü ile tartışması, sarsıntı için takılan kaptanlık bandı konusu…

Fenerbahçe’nin yeni yıldızı Dusan Tadic, Haber Global’den Sercan Hamzaoğlu’na bir röportaj verdi. 34 yaşındaki Sırp futbolcu, röportajda transfer sürecinden Edin Dzeko’ya; Orkun Kökçü ile tartışmasından zelzele sebebiyle takılan özel kaptanlık bandını takmamasına kadar birçok mevzudan bahsetti.

Dusan Tadic’in açıklamaları şu formda:

İlk topla buluştuğu anı hatırlıyor musun? Futbolcu olmaya ne vakit karar verdin?

Açıkçası tam hatırlamıyorum lakin bütün yaptığım konutumun önünde, caddede futbol oynamaktı. Bütün günümü futbola ayırıyordum ve bundan da büyük keyif alıyordum.

Beşiktaş’a imza attı derken, Fenerbahçe’ye geldin. Süreci anlatır mısın?”

“Fenerbahçe’nin bana yaklaşımı çok hoştu. Birinci olarak Lider Ali Koç’la görüştüm. Daha sonra Selahattin Baki ve Burak Kızılhan’la da görüştüm. Kusursuz hisler taşıdım. Natürel Mario Franco’yla da görüştüm. Bana Fenerbahçe’den bahsettiler. Ben de Fenerbahçe’nin Türkiye’nin en büyük topluluğu olduğunu biliyordum. Şahane taraftarlara ve geçmişe sahip. Kulüple yaptığım görüşmelerden sonra da olağanüstü hisler taşıdım. Hayatta böyledir. Hoş hisler taşıyınca oraya yaklaşırsınız. Harikulade bir projeyle bana geldiler. Fenerbahçe’yle harikulade işler başaracağız.

“TOSIC BENİ BEŞİKTAŞ İÇİN İKNA ETMEYE ÇALIŞTI”

Dusko Tosic’le olağanüstü bir arkadaşlığımız var. Beşiktaş’ta oynadı kendisi. Tosic, Beşiktaş’a transfer olmam için beni ikna etmeye çalıştı. Ben her vakit arkadaşlarıma dürüst olurum. Fenerbahçe’nin bana sunduğu şahane projeden ona da bahsettim. Tüm gruplara da hürmet duyuyorum ancak Fenerbahçe’nin teklifi beni âlâ hissettirdi.

“BURAYA GELMEMDE DZEKO’NUN TESİRİ BÜYÜK”

Dzeko’nun tesiri oldu mu buraya gelmende?

Fenerbahçe’ye gelmemde Dzeko’nun tesiri çok büyük oldu. Kendisi şahane bir oyuncu birebir vakitte da harikulade bir iş. Onun buraya geldiğin duyunca kendisiyle Fenerbahçe’de çalışma kanısı başımda belirdi. Kulüp de yaptığı transferlerle nasıl bir gelecek inşa etmek istediğinin sinyalini veriyordu. Dzeko ve benim buraya gelmemiz bizden sonra yapılan transferlerde de tesirli olmuştur.

“DEPREMZEDELER İÇİN BANT TAKTIK, TİŞÖRT GİYDİK”

Türkiye’deki zelzelenin akabinde özel hazırlanan kaptanlık bandıyla alana çıkmadığın Türkiye’de haber oldu. Bu bahse açıklık getirmek ister misin?

“Maalesef beşerler var olmayan şeyleri yaratma konusunda istekliler. Ne giyeceğimize karar veren kulüptür. Çarşamba günü oynadığımız maçta biz bu bandı taktık ancak kimse bundan bahsetmiyor. Sonrasında hafta sonu oynanan maçta takılmadı. Zira bu bantı yalnızca bir seferliğine takacaktık. Biz bu zelzeleyle ilgili tişört giydik, ileti verme noktasında.

ORKUN KÖKÇÜ İLE TARTIŞMASI HAKKINDA…

Orkun Kökçü’yle yaşadığın bir diyalog vardı. Tam da Ramazan Ayı’na denk gelmesi, yaptığın hareketin oruçla alakalı olduğu yorumlarına sebep oldu. Bu durumu anlatır mısın?”

Bunlarla ilgili yüzlerce defa açıklama yaptım aslında. Mevzu inanılmaz büyüdü. Ben Ajax’ın kaptanıydım. Birçok kişi de bize karşı sempati taşımaz ligde. Beşerler da bu noktada olmayan şeyleri gerçekmiş üzere yaratıyor. Bu soruyu sormanız yeterli oldu. Ajax-Feyenoord maçları büyük maçlardır, derbi maçlarıdır. Bu maçlarda sık sık tartışma, hengame olur. Tıpkı Fenerbahçe’nin Galatasaray ve Beşiktaş maçları üzere.

Orkun’la ikili uğraş oldu. Orkun omuz omuza gayrette yere düştü. Sonra kalkıp yanıma geldi, karşı karşıya geldik. Olağan bir tartışma yaşadık ve ona “Çimin tadı nasıldı” diye sordum. Bahis büsbütün buydu. Sonrasında da “Daha çok fitness yapmalısın” dedim. Zati kendisi de maçtan sonra bunun kıymetli bir mevzu olmadığını söyledi.

Ben her dine hürmet duyarım. Maalesef beşerler olmayan şeyleri yaratıyorlar. Bu ortada Orkun şahane bir oyuncu, ona en düzgününü diliyorum. Bir sonraki maçta tahminen de o beni yere düşürür omuz omuza gayret de lakin biraz sıkıntı.

“DERBİLER DEĞERLİ ANCAK ŞAMPİYONLUK DAHA ÖNEMLİ”

Galatasaray derbisine çıkacak olmak seni şimdiden heyecanlandırıyor mu, bu rekabet hakkında neler biliyorsun?

Derbi maçlar topluluk açısından değerlidir. Benim için en değerli şey şampiyonluk. Bana ‘Ligde oynayacağınız iki maçı da Galatasaray’a kaybedeceksiniz lakin şampiyon olacaksınız” diye sorsanız, bunu kabul ederim. Zira ben şampiyonluk isteyen ve şampiyonluğu kaybetmeye tahammülü olmayan birisiyim. Kimin gol attığı değerli değil, ben şampiyonluk kazanmak istiyorum. Bu gruba şampiyonluk armağan etmek çok lakin çok değerli. Müzede somut şeyler kupalardır. İçeride Emre, Roberto Carlos ve Alex’in fotoğrafları var. Kupaları var. Onlar buraya şampiyonluklar bıraktı. Ben de birebirini yapmak istiyorum. Şampiyonluk değerli ancak derbileri de kazanmak isterim.

Fenerbahçe için ruhumu hayatımı vereceğim. Ben şampiyonluk kazanmak için buradayım. Bizim için tutku, bir takıntı. O denli bir tutku ki bu, hem kulübe, hem liderimize hem de taraftalarımıza bunu yaşatmamız lazım. Hepsi bunu ziyadesiyle hak ediyor. Oyuncular olarak bizim de hak etmemiz lazım.

 

Fenerbahçe taraftarı için birinci izlenimin ne oldu? Zimbru maçının yıldızı oldun ve taraftar bizim “yeni Alex’imiz” diyor senin için…

Taraftara teşekkür ediyorum. Buraya gelmeden evvel de Fenerbahçe taraftarının mükemmel olduğunu biliyordum. Buraya geldikten sonra da bunu ziyadesiyle hissettim. Onlarına şampiyonluklar armağan edebilmek, onlar için alanda var olmak… Bunları düşünüyorum. Taraftar ve futbolcular ortasında irtibat çok değerlidir. Muvaffakiyet yolunda buna muhtaçlığımız var. Birlikte olmalıyız, âlâ vakitlerde da berbat vakitlerde da birbirimize dayanak olmalıyız. Onların bizim başarımız da büyük hissesi olacak. Tutkulu ve fanatikler. Umarım daima birlikte hoş amanlar yaşarız. Onlara kupalar yaşatmak istiyoruz.

“Tadic on Fire”. Tıpkı vakitte Fenerbahçe’nin gol müziklerinden biri de bu. Bu müzik kendisiyle nasıl özdeşleşti?

Ajax’tayken 5 yıl evvel bu şarkıyı söylemeye başladılar. Bu müzik söylendikçe ön plana çıktı, ünlü oldu. Bu benim müziğim üzere bir hava oluştu. Maçtan evvel maç esnasında bu müzikler söylendi. Kupaları da bu müzikle kutladık. Çok hoş vakitler geçirdim. Benimle özdeşleşti bu müzik. Taraftarımızın burada da bu şarkıyı bana söylüyor olması beni çok keyifli ediyor. Münasebetiyle çok âlâ hissediyorum.

Sırbistan denilince akla birinci gelen isimlerden birisi Zeljko Obradovic. Basketbolu çok sevdiğini biliyorum. Obradovic Fenerbahçe tarihine ismini yazdırmış bir Sırp spor adamı. Hiç müsabaka sohbet etme, Fenerbahçe’yi konuşma talihin oldu mu? Basketbol maçlarını izlemek için Ülker Arena’ya gidecek mi?

Kendisiyle konuşmam olmadı fakat o bir efsane. Avrupa’da en fazla kupa kazanna koç. Büyük bir örnek teşkil ediyor. Tutkuyla işini yapıp her şeyi ortaya koyuyor. Şayet bir gün teknik adam olursam Obradovic’le oturup ondan tavsiyeler almak istiyorum. Zira kendisi basketbolun en uygunu. Gerçek bir örnek. Ülkemiz için de çok kıymetli. Fenerbahçe’ye de dönerse hoş olur. Vaktim olursa basketbol maçlarına da gideceğim. Bjelica, Guduric var Sırp basketbolcular.

Çılgın bir kişiliğin var. Taraftara kelam vermeyi seversin. İngiltere’de bir maçtan sonra yalnızca iç çamaşırın kalana kadar bütün maç eşyalarını taraftara verdin. Fenerbahçe’yle şampiyona olursan burada taraftara vermek istediğin çılgın bir kelam var mı?

Açıkçası kelam vermek zordur. Hayatın neler getireceğini bilemezsin. Tabi birkaç kelam verebilirim. Burada olduğum sürece Fenerbahçe için ruhumu hayatımı vereceğim. Ben şampiyonluk kazanmak için buradayım. Bizim için tutku, bir takıntı. O denli bir tutku ki bu, hem kulübe, hem liderimize hem de taraftalarımıza bunu yaşatmamız lazım. Hepsi bunu ziyadesiyle hak ediyor. Oyuncular olarak bizim de hak etmemiz lazım. İngiltere’de dönem sonuydu maç sonrası her şeyimi fırlatmıştım taraftalara. Bu taraftarlar için özel bir şey. Maçtan sonra forma vermeyi severim. Bu taraftaları memnun ediyor bizler de bunun için buradayız.

İsmail Kartal’la balık tutacak mısın? İsmail Kartal’la diyaloğunun çok uygun olduğunu görüyoruz. Hoca hakkında neler söylemek istersin?

Aramızdaki alaka çok uygun. Kendisini tanıdığım için çok memnunum. Mükemmel bir insan. Fenerbahçe’yi ne kadar çok sevdiğini gözlerinin içine baktığınız anlayabiliyorsunuz.

Kendisi pek açık biri. Fenerbahçe onun hayatı. Hem taraftarımız hem de liderimize şampiyonluk armağan etmekten öteki bir şey istemiyor. Gözlerinden bile anlıyorsunuz bunu. Bize de bunu aşılamaya çalışıyor. Futbol için yaşayan birisi. Muvaffakiyet için elinden gelenin en düzgününü ortaya koyuyor. Vaktimiz olursa balık tutmaya gitmek istiyoruz. Büyük bir balık tutmaya gideceğiz.

Dünyada çok fazla badire var. Açlık, savaşlar, ekonomik krizler… Elinde sihirli bir değnek olsa ne değiştirmek istersin?

Bu soruya karşılık vermesi güç. Birçok insan sorun yaşıyor. En değerlisi bizim onlara hoş şeyler verebilmek ismine yanlarında olabilmemiz gerekiyor. Sihirli değneğim olsa tek bir şeyi değiştirme sorusu epey sıkıntı.

Asist mi gol mü? Hangisi seni heyecanlandırıyor ve Tadic’i bize 3 söz ile özetlerse bu sözler neler olur?

Asisti tercih ederdim. Kendimle ilgili konuşmayı çok sevmem. İnsanların değerlendirmesini tercih ederim. Mükemmeliyetçi bir beşerim. Yaptığım her işte en yeterlisi olmak isterim. Üç sözle özetlemeyim öbür beşerler değerlendirsin.