Fenerbahçe kaptanı Altay Bayındır: Beşiktaş maçının başkalarından farkı yok

Fenerbahçe kaptanı Altay Bayındır: Beşiktaş maçının başkalarından farkı yok

Altay Bayındır’ın açıklamaları şu formda:

BİZİM İÇİN HİÇBİR MAÇIN BİR BAŞKASINDAN FARKI YOK. BU SÜREÇTE HER MAÇIN EHEMMİYETİ FİNAL NİTELİĞİNDE

“Hazırlıklarımızı sürdürüyoruz. Ulusal kadro ortası vardı. 1 galibiyet, 1 yenilgi aldık. İkinci maçta düzgün bir rakiple oynadık. O düzeyde her ekip âlâ oyunculardan kurulmuş oluyor. Ortadan sonra tekrar döndük. Özledik. Hafta sonu oynayacağımız derbi maçının hazırlıklarını yapıyoruz. Hocamız da toplantıda belirtti. Bizim için hiçbir maçın bir başkasından farkı yok. Bu süreçte her maçın ehemmiyeti final niteliğinde. Her maç çok kıymetli, yeterli konsantre oluyoruz, uygun çalışıyoruz. Her maçı maçtan evvel başımızda oynayarak, teknik ve taktik manada gerekli her şeyi konuşarak ilerliyoruz. Maçların ekiplere nazaran ayrımı yok. Natürel ki derbinin havası ne olursa olsun daha farklıdır; hem taraftarlarımızın hem de herkesin gözünde. Biz profesyonel oyuncular için her maç çok değerli ve pahalı. Bunun şuurundayız. Her maçın zorluğu başka. Bizim için en alt sırada oynayan kadro ya da en üst sırada olan grup ya da orta sıradaki grubun birbirinden farkı olmaz. Bu düzeyde oynanan her maç âlâ konsantre olunması, düzgün odaklanılması gereken düzeydeler. Biz de bunu yapıyoruz. İnşallah Alanya’dan aldığımız üzere buradan da galibiyet sonucuyla ayrılırız.

ÇOK DÜZGÜN BİR HAVADAYIZ. ELİMİZDEN GELENİ SON ANA KADAR –BU MAÇTAN SONRASI İÇİN DE- YAPACAĞIZ, BİRLİKTE GAYRETİMİZİ DEVAM ETTİRECEĞİZ

İyi bir biçimde gidiyoruz. Moral bir oyuncunun özgüveninin yüksek olması için çok değerli. Kazanmak çok kıymetli. Kazanınca özgüvenin artıyor, ekibin memnunluğu, bir sonraki maça bakış açısı, hafta içi antrenmanları… Profesyonel oyuncuların kazansalar da kaybetseler de bakış açısı değişmeksizin her vakit alanda âlâ konsantre olarak gayret vermeleri, idmanlarını yapmaları ve bir sonraki maça odaklanmaları gerekiyor. Biz de bunu yapıyoruz. Çok uygun bir havadayız. Ekip içinde herkes keyifli, sevinçli, olumlu. Elimizden geleni son ana kadar –bu maçtan sonrası için de- yapacağız, birlikte gayretimizi devam ettireceğiz. İnşallah sonu hoş olur.

HERKES MÜSPET VE SEVİNÇLİ. TAKIMDAŞLIĞIMIZ ÇOK ÂLÂ. PAZAR GÜNÜ DE BU GÜCÜMÜZÜ TARAFTARLARIMIZLA BİR ARADA ALANA YANSITIRSAK YETERLİ BİR BİÇİMDE AYRILACAĞIMIZI DÜŞÜNÜYORUM

Milli orta birbirimizi özlememize vesile oldu. Hoş bir arkadaşlığımız var. Herkes olumlu, birbiriyle konuşur. Herkes olumlu sevincini ve gücünü kadroya yansıtır. Bu her kadroda oluşturulması istenen bir havadır. Çok şükür ki biz bu havayı yakaladık. En büyük muvaffakiyetler esasen en hoş arkadaşlıklardan gelir, arkadaşın için gayret verirsin. Daima olumlu düşünürsün ekip için ve onun için. Ya da onun yaptığı bir yanılgıyı telafi etmek için uğraş edersin. Bunlar çok kıymetli şeyler, bir grubun olmazsa olmaz kesimleri. Şu anda kadromuzda mevcut durumda bunu yaşayabildiğimiz için çok memnunum. Herkes olumlu ve sevinçli. Takımdaşlığımız pek âlâ. Değerli olan olağan ki bunları olumlu anamda alana yansıtmak. Herkes düzgün konsantre olduğunda, herkes bakış açısını tek tarafa çevirdiğinde zati hoş sonuçlar aldık. Hoş sonuçlar nasıl alınır bunu biliyoruz. Bu yüzden bu birlikteliğimiz her vakit güzel ve daha düzgün olarak devam ediyor. İnşallah pazar günü de bu gücümüzü taraftarlarımızla birlikte alana yansıtırsak âlâ bir formda ayrılacağımızı düşünüyorum.

BU MAÇLARIN BEDELİ, GETİRDİKLERİ DAHA FARKLI BİR ÖZGÜVEN VERİYOR, DAHA DÜZGÜN HİSSEDİYORSUN

Her maçın kıymeti ve kazandığı vakit gelen yararlar, özgüven, puan manasında çok büyük oluyor. Gücü de çok fazla oluyor. Biz de bu gücün neler getirdiğini bildiğimiz için hafta sonu elimizden geleni yapacağız. Doğal ki bu maçların bedeli, getirdikleri daha farklı bir özgüven veriyor, daha uygun hissediyorsun. Ancak hiçbir vakit da ne olursa olsun rehavete kapılmamak lazım. Düzgün bir gidişat yakaladık lakin her maç kritik ve kıymetli. Bir hafta kazanıyorsun ve ondan sonraki hafta kazandığın maç geride kaldı. Sonraki gün idmana geldiğinde büsbütün önündeki maça odaklanmış formda oynaman gerekiyor zira kazanarak gittiğin vakit o motivasyon ve odağı kaybettiğin vakit ve başka maça yansıtamadığın vakit yer yer sorunlar yaşayabiliyorsun. Bunun önüne geçmek ismine odağımızı yüksek tutup, güzel konsantre olup hafta sonuna yeterli hazırlanarak hoş bir biçimde maçımıza çıkacağız.

MAÇLARDAN EVVEL MAÇI OYNARIM, DÜŞÜNÜRÜM. HATTA BAZEN MAÇI YAZARIM

Her maçın hazırlığı benim için tıpkı. Kimi maçların gücü daha farklı oluyor. Esasen alana giderken motivasyonunu, farklı hazırlıklarını sergilememiş olsan da alana giderken ya da alana birinci adımını attığında gelen coşku seni odak noktana çabucak itiyor. Bende derbilere hazırlanırken rastgele bir değişiklik olmuyor. Her maçta bir hazırlığım doğal ki oluyor. Kendime nazaran hazırlıklarım oluyor. Maçtan evvel, toplantıdan evvel maçı daima düşünürüm, daima maçı oynarım neler olabilir diye. Maç anında alana çıktığın vakit dışarıdan birtakım kolay gözüken şeyler saha içinde değişik olabiliyor. Bazen istediğin üzere gitmeyebiliyor, bazen geri düşebiliyorsun ya da öne geçtiğinde onu korumak… Hepsi farklı şeyler. Ben katiyetle çok güzel, sağlam bir mental gücün olması gerektiğine inanıyorum. Gidişat neyi gösterirse göstersin rehavete kapılma yaşamadan alanda maçın son düdüğüne kadar birebir konsantrasyonda ve odak noktasında kalabilmek çok değerli profesyonel bir atlet için. Benim her vakit bakış açım bu. Yalnızca maçlardan evvel maçı oynarım, düşünürüm. Hatta bazen maçı müellifim. Olabilecek şeyleri vs. Meskende de kalın bir belgem vardır, bütün maçların tarihlerinin yer aldığı. Aslında rakip kadronun sistemiyle alakalı daima izliyoruz neler yaptıklarını, oyun sistemlerini. Bu üslup hazırlıklarım var.

BİZİM İÇİN ŞU AN DEĞERLİ. BUNDAN SONRA NASIL DAHA YETERLİ OLABİLİRİZ DİYE ÇALIŞIYORUZ. İNŞALLAH BU FİKRİMİZ, YAPTIKLARIMIZ, ÇALIŞMALARIMIZ PAZAR GÜNÜ TARAFTARLARIMIZLA BİRLİKTE SAĞLIKLI BİR SONUÇLA BİTER VE HOŞ, MEMNUN BİR BİÇİMDE AYRILIRIZ

Şu ana kadar ne yaşamış olursak olalım geçirdiğimiz bir süreç var. Geçirdiğimiz süreç ismi üstünde geçmiş bir süreç. Şu an ve bundan sonra neler yapabiliriz buna odaklıyız. Her vakit bunu düşünüyoruz. Muhakkak bizi nasıl tesirler, ne olur, ne biter üzere bir fikrimiz yok. Aldığımız galibiyetler, beraberlikler ya da yenilgiler geçmişte kalan şeyler. Şu anı yaşıyoruz ve bundan sonrası için bir şeyler yapabilecek durumdayız. Bunun için çalışıyoruz. Ne olursa olsun her vakit devam etmek lazım. Uygun de olsa, makûs de olsa devam etmeli. Zati bir şeyleri yapamadığında, başaramadığında değil o şeylerden vazgeçtiğinde başarısız olmuş oluyorsun. Her vakit bu türlü düşünmek gerek. Bazen çok yeterli bir süreç yaşarsın bazen dertli bir süreç yaşarsın sonuç prestijiyle insanız hepimiz. Atlet da olsak, profesyonel oyuncu da olsak bizler de hastalanıyoruz, bizler de birtakım sorun yaşayabiliyoruz. Bazen istemesen de kafana taktığın, kendi hayatında yaşadığın kimi şeyler olabiliyor her insan üzere. Lakin alana çıkıp alanda kimi şeyleri kenara atıp o ana odaklı olup kadronun için çaba vermen gerekiyor. Mutlaka bizim için şu an kıymetli. Bundan sonra nasıl daha düzgün olabiliriz diye çalışıyoruz. Her gün toplantılar yapıyoruz, kimi hususlara baş yoruyoruz. Toplantılarımız çok uzun sürüyor. Hocamız neler istediğini aktarıyor, alana çıkıyoruz ve bunlarla alakalı pratikler yapıyoruz. Sonuçlarını da alıyoruz. İnşallah almaya devam ederiz. Bizim için kıymetli olan şu; her maç alana çıktığın vakit bazen her şey istediğin üzere olmuyor. Bir oyuncu pas kusuru yapıyor, gol kaçırıyorsun ya da gol yiyorsun vs. 90 dakika boyunca o enerjiyi sırtında ve gerinde hissettiğin vakit daha özgüvenli oluyorsun. Bir sabırsızlık var, istek var, istek var, beklenti var. Lakin kimi şeyler de kolay elde edilmiyor. O yüzden bir şeyi elde ettiğindeki sevinç çok büyük oluyor. Zorluğu başardığın vakit zorluğun düzeyi ve seviyesi şayet yüksekse o hazzı ve memnunluğu da o zorluk düzeyi yaşatıyor. Birlikte olmamız lazım. Çok kritik bir maça gittik; Alanyaspor maçı. Çok şükür galibiyetle ayrıldık. Bizim için çok değerli bir maçtı. Bizim için rakiplerimiz olağan ki de kıymetli ancak odak noktasının orada olmasının katiyetle hakikat olduğunu düşünmüyorum. Bizim için kıymetli olan önümüzdeki maç ve o maçı sağlıklı, başarılı bir biçimde geçebilmek, kazanabilmek. Buna odaklıyız. Anı âlâ yaşarsan, o anı düzgün geçersen sonu hoş olabilecek bir yolda gidiyor olabiliyorsun. Hasebiyle biz, şu ana ve bundan sonraki maçlara her vakit bu yaklaşımla, bu bakış açısıyla bakıyoruz. İnşallah bu niyetimiz, yaptıklarımız, çalışmalarımız pazar günü hoş bir sonuçla ve taraftarlarımızla birlikte sağlıklı bir sonuçla biter ve hoş, keyifli bir formda ayrılırız. Ancak alışılmış sonrasında da devam etmemiz gerekiyor.

FUTBOL, YALNIZCA FUTBOL DEĞİL

Kayseri deplasmanında yaşananlar anlıktı. Arttan gelen konuşmalardı, zelzeleden sonraydı ve hepimiz, ülkece hassasız ki depremzede kardeşlerimizle görüştük, konuştuk… Aslında hayatta daha bedelli, daha değerli farklı şeyler de var. Bir insanın ömrü, hayatı! Yani çok daha farklı bedel verilmesi gereken şeyler var ve beşerler kimi şeyleri kaybettiğinde değil de elindeyken kıymetini bildiğinde elindeki şeyler her vakit daha hoş oluyor. Bu türlü bir devri geride bırakıp Kayseri’ye gittiğimizde ki biz her maçta birçok şey duyuyoruz. Bakış açısını bilemiyorum; rekabet, rakip takım… Evet, kazanmak fakat olay bu değil. Bazen o denli bir düzeyde oluyor ki olay insanlıktan büsbütün çıkmış hal alıyor. Futbol, yalnızca futbol değil. Daha farklı bir konsept ve bakış açısı çok farklı, bilhassa de bizim ülkemizde bu çok farklı bir konseptte. Ancak alanda olan oyuncular da sonuç prestijiyle bir emek veriyor, bir uğraş sarf ediyor. Kolay değil. Televizyonunuzu açtığınızda 1,5 saatlik bir maçı izliyorsun lakin o 1,5 saatin hazırlığı bir ömür üzere bir şey. Her gün idman yapıyorsun, gününün birçok kısmı burada geçiyor, bir çaba veriyorsun, emek veriyorsun, geçmişinde çalıştığın, çaba ettiğin bir vakit dilimi de var ki ben 7 yaşımdan beri sporun içindeyim. Münasebetiyle birtakım şeyler kolay olmuyor ve böylesi bir devirden geçmiş milletin stada geldiğinde ki şu an Kayseri maçıyla alakalı konuşuyorum, taraftarların telaffuzları beni biraz rahatsız etti. Ancak sağ olsunlar benim onlarla konuşmamdan sonra da farklı formda gelişti. Bağlantı her vakit çok değerli, ne düşünürsen düşün bağlantı kurmak gerekiyor. Kapasiteyle irtibata geçmek, muhakkak kapasitedeki beşerle bağlantıya geçmek sağlıklı sonuç veriyor. Lakin şayet ki o kapasiteyi göremezsen maalesef o irtibat kurma çabandan da sonuç alamıyorsun. İnşallah insanlarımız her maça, ben yalnızca Fenerbahçe maçı olarak konuşmuyorum, genel olarak ligimizde oynanan bütün maçlarla alakalı olarak daha hoş, daha müspet oluyor. Aileler çocuklarıyla gelsin, alkış olsun, daha hoş bir güç olsun. O kaotik güç gitsin de daha olumlu güç gelsin. Bunlar hoş şeyler. Futbol yalnızca futbol değil, futboldan çok daha fazlası. Bu bizim ülkemizde bu türlü, şayet başarılıysan üsttesin, çok güzelsin lakin şayet ki o başarıyı sağlayamadıysan en kötüsüsün. Maalesef ortası yok. Bu da her şeye ziyan veriyor.

FENERBAHÇE FARKLI BİR DÜNYA

Çok memnunum. Bekliyordum açıkçası. Katiyetle alakasız şeyler daima yazılıp çizilen şeyler oluyordu. Ben izlediğim ya da takip ettiğim için değil, bir takım ilgileniyor ve birtakım şeyleri benimle paylaşıyor. Oradan bildiğim kadarıyla konuşuyorum. Zira her şeyi takip edemeyiz. Her insanın fikir sahibi olup bildiği ya da bilmediği şeyler konusunda bir yorumda bulunmasından ötürü çok fazla takip edemiyorsun. Çok memnunum, çok hoş bir süreç. Mukavelemizi 4 yıl daha uzattık. Geride bıraktığım bir dört yıl var. Şu an dördüncü yılımın içerisindeyim. Acı tatlı çok şey yaşadım. Çok farklı hocalarla bir arada çalıştım. Burası farklı bir dünya. Sevinci, hüznü, memnunluğu çok üstte yaşayan, çok hisli, çok duygulu… Benim bakış açım farklı yani müspet manada farklı. Hoş bir bakış açım var. Ne olursa olsun ben olumsuzluk da yaşasam, tenkit de alsam… burası benim için farklı bir bakış açısı, seviyorum. Fakat bir ekibin, bir topluluğun memnunluğu, başarısı için orayı kaosa sürüklemektense her vakit o kaostaki olayları çıkarıp müspet manada bizim yapmamız gereken şeyler belirli: çalışmak, alana çıkmak ve uğraş etmek! Doğal ki de beşerler konuşacak, yorum yapacak zira düzeyi yüksek bir yerdeyim. Fenerbahçe farklı bir dünya. Acısıyla tatlısıyla burada yaşadığım her şey için çok memnunum, çok olumluyum. Dört yıl daha burada kalacağım, dört yıl daha mukavele uzattığım için memnunum. Natürel ki de vakit ne gösterir bilemeyiz. Bir gün ayrılma durumunda da kalsam kıymetli olan buraya müspet manada bir şeyler katmam, en düzgün halde hizmet etmem. Buraya her manada bir şeyler katmak benim için değerli. Zira bu devirde çok fazla şey konuşuldu, çok fazla şey yazıldı. Benimle alakalı olumsuz, gördüğümde güldüğüm, bir gaye ya da sebep nedir bilmiyorum, insanları bunu yapmaya ne itiyor bilmiyorum. Benim bakış açım, her vakit olumlu olarak devam etmektir. Şöyle de bir gerçek var; 100 yıllık bir kulüpte oynuyoruz. Kimler geldi kimler geçti. Şu an bizler varız, yarın tahminen öbürleri olur. Lakin şunu çok kalpten söylüyorum ki birtakım şeyler elimizdeyken o elimizde olan müspet şeylerin pahasını bilmek lazım. O kıymeti bildiğin vakit birtakım şeyler daha hoş oluyor. Şayet ki bir tohumu ektiğinde ona bakarsan o hoş bir çiçek açar. Burası çok fazla sözlerle de anlatılabilecek bir yer değil, her şeyi dorukta yaşıyoruz. Hislerin ağır olduğu bir düzey. O nedenle bazen empati de yapabiliyorsun, insanları da anlayabiliyorsun. İnşallah bu kanıların sonu hoş olur.

BİZLER İÇİN EN DEĞERLİSİ GİDİŞAT NE OLURSA OLSUN DAİMA BİR ARADA KALMAK VE MAÇIN SONUNA KADAR BİRLİKTE OMUZ OMUZA UĞRAŞ VERMEK

Her hafta olduğu üzere çok kıymetli bir maça çıkacağız. Taraftarlarımıza esasen stadı dolduracaklardır, bunu söylemeye gerek yok, her maçta geliyorlar. Lakin bizler için en kıymetlisi gidişat ne olursa olsun daima birlikte kalmak, maçın sonuna kadar birlikte herkesle omuz omuza gayret vermek. Bizler alanda oyuncu kümesi olarak müspet manada elimizden geleni sonuna kadar yapacağız. Fakat dediğim üzere maç içinde gidişat ne olursa olsun taraftarlarımızın da bize maçın sonuna kadar takviye vermelerini istiyoruz. Oyuncular tahminen robot üzere gözükebilir lakin oyuncular alandayken kimi şeyleri duyabiliyor, hissedebiliyor ve olumlu manada bir bedel, bir takviye aldığı vakit da onu alana yansıtabiliyor. O yüzden benim taraftarlarımızdan ricam maçın sonuna kadar daima birlikte bizler alanda savaşacağız, onlar da tribünde ellerinden geldiğince bizi desteklesinler. Güzel bir formda maça başlayalım, hoş bir halde bitirelim. İnşallah memnun olalım. O maçtan sonra da tıpkı biçimde bunu devam ettirelim. Birlikte olduğumuz vakit neleri yaptığımız, neleri başardığımız bugüne kadar ortadadır. Bundan sonrası için de yapmamız gereken şey geçmişimizde yaptıklarımızdan olumlu manada nelere sebep verdiğini bilerek alanda daima birlikte omuz omuza uğraş vermek.”