Alabalık harekâtı

Sürdürülebilirlik Metro Türkiye için ne tabir ediyor? Bu mevzuda ne üzere çalışmalar yürütüyorsunuz?

Sürdürülebilirlik, bizim iş yapış biçimimiz. Türk mutfağının sürdürülebilirliği için eserin ve onu bizlere sunan üreticinin sürdürülebilirliğini, o eserlerin profesyonel mutfaklarda kullanımının devam edebilmesi için de restoranların sürdürülebilirliğinin sağlanması maksadıyla çalışmalarımıza devam ediyoruz. Sürdürülebilirlik stratejimizin temelinde besin ve eser güvenliği, kalite, izlenebilirlik, hayvan refahı, besin atığı ile gayret ve sağlıklı beslenme üzere hususlardaki çalışmalarımız var. 2022 yılında, sürdürülebilirlik faaliyetlerimizi “Bir tabak yarını değiştirebilir” inancı ile güçlendirdik.

Alabalık yetiştiriciliğine yönelik bu proje ile neler gerçekleştirdiniz?

Küçük ölçekli klasik balıkçılık ve su eserleri yetiştiriciliği, iklim değişikliği, çevresel bozulma üzere faktörlerden olumsuz etkilenirken ticari açıdan da daha fazla motivasyona muhtaçlık duyuluyor. Bu hususlarda yetiştiricilerimizi korumak ve onlara yol göstermek maksadıyla gerçekleştirdiğimiz proje kapsamında Balık ve Balıkçılık Eserlerinde Besin Güvenliği ve Kalite, Alabalık Paha Zincirinde Toplumsal Uygunluk eğitimleri verdik, saha ziyaretleri düzenledik. Verilen teknik ve danışmanlık takviyesinin akabinde yetiştirilen alabalıklar, Metro Türkiye mağazalarında mart ayı prestijiyle yer almaya başladı. Raflara taşıdığımız eserleri maksadımız doğrultusunda profesyonel mutfaklarda da alabalığın tüketimini artıracağız. Yeme içme bölümünün bir numaralı iş ortağı olma vizyonumuzla alabalıkların profesyonel mutfaklarla buluşturulmasını ve böylelikle restoran işletmeciliği ekosisteminde de tüketiminin artmasını hedefliyoruz.

Çevresel sürdürülebilirlik alanında ne üzere çalışmalar yürütüyorsunuz?

Çevresel sürdürülebilirlik açısından amacımız, 2040 yılına kadar karbon nötr olmak. 2023’ü çevresel yatırımlarla ilerleme yılı olarak ilan ettik ve Güneş Gücü Sistemi (GES) yatırımlarımızı hızlandırdık. 30 mağazamızı kapsayan toplam 500 milyon TL’lik GES yatırımımızın 15 mağazamızı kapsayan birinci fazını haziran prestijiyle tamamlamış olmayı planlıyoruz.İlk fazda kurulumunu tamamladığımız Ankara Etlik mağazamızın güç muhtaçlığının tamamının GES sayesinde karşılanmaya başlaması bizim için ne kadar gerçek bir adım attığımızın göstergesi niteliğinde.

Ne vakit tamamlanacak bu proje, öteki projeleriniz var mı?

Projemiz 2024’te tamamlandığında kullandığımız elektriğin yaklaşık yüzde 60’ını pak güç ile karşılamış ve böylelikle 18 bin ton karbon emisyonunun önüne geçmiş olacağız. Sene başında, etapta bir yıl içerisinde yaklaşık 3.5 milyon şişenin geri dönüşüme kazandırılması emeliyle depozito toplama projemizi hayata geçirdik. Türkiye’de bir birinci olarak hem makine ile hem de manuel olarak topladığımız depozitolar ile daha fazla atığın tabiata kazanımını sağlayacağız. Yenilenebilir güç sistemlerini destekleme vizyonumuz doğrultusunda ise Şiddetli Energy Solutions (ZES) ile bir işbirliği gerçekleştirerek elektrikli araçlar için şarj hizmeti sunmak maksadıyla 35 mağazamızda 100 adet istasyonun kurulumunu tamamladık. Maksadımız istasyon sayısını 120’ye çıkarmak.

500 TON DENİZ BALIĞINA CAN VERDİ

Sürdürülebilir balıkçılık konusunda nasıl bir pozisyondasınız?

Öncelikle Türkiye’de kendi markası altında kültür balıklarına raflarında yer veren birinci marka olarak, en çok sattığımız 12 çeşit Metro markalı balıkların ve tedarikçi markalı dökme satılan balıkların yüzde 71’inin sertifikalı kaynaklardan sağlandığını belirtmek isterim. Bununla birlikte sürdürülebilir balıkçılık konusunda bugüne kadar Türkiye’nin birinci projesi olan ‘Kızına bak anasını al, palamutlar nerede?’, ‘Bugünün balığını yarına da bırakalım’ üzere birçok çalışmaya öncülük ettik. 2021’de başlattığımız ‘Yediği önünde, yemediği yarında’ projemizle ülkemizde endüstriyel boyutta birinci defa levrek ve çipurada kullanılan alg yağı içerikli özel yem kullanmaya başladık. Geçen yıl bu özel yem ile 400 ton levrek ve çipura yetiştirildi ve bu sayede 500 ton deniz balığının hayatına devam etmesi sağlandı. Bu yıl ise maksadımız kurtarılan balık ölçüsünü 900 tona çıkarmak. Son olarak FAO ve Muğla Alabalık Yetiştiricileri Üretici Birliği işbirliği ile IYAFA 2022 kapsamında başlattığımız ortak projemiz ile küçük ölçekli klâsik aile balıkçılığını destekliyoruz.