16 yaşındayken öldürülmüştü, katili 47 yıl sonra bulundu… ‘Bunca vaktin akabinde ne diyebilirsiniz ki?’
ABD’nin Ohio eyaletinin Cleveland kentinde yaşayan Thomas Klaber, o gün telaş içindeydi. Marketten aldığı sandviçleri tabaklara koyuyor, kahve fincanlarını dolaptan çıkarıp tepsiye yerleştiriyordu.
Polis dedektifleri daha evvelden arayıp geleceklerini haber vermişlerdi.
Dedektiflerin geliş nedeni Klaber’ın kız kardeşi Carol Sue’ydu. Neredeyse yarım asır evvel öldürülmüş olan Carol Sue ilgili soruşturmada yeni bilgiler elde edildiğini söylemişti polisler Klaber’a…
Nihayet kapı çaldı, Kentucky’de bulunan Boone Vilayeti Şerif Ofisi’nden Dedektif Coy Cox ve ortağı içeri girdi.
Cox, Klaber’a, “Davada en son yanıta ulaştık ve bunu sizinle paylaşacağız. Ne kadar detaylı bilgi sahibi olmak istediğinizi size bırakacağım” dedi.
KLABER’IN AKABİNDE TÜM DÜNYAYA DUYURDULAR
Carol Sue, Kentucky’de akına uğrayıp öldürüldüğünde şimdi 16 yaşındaydı. Klaber, kız kardeşinin Haziran 1976’da bulunan cansız vücudunu teşhis etmeye istekli olmuş ve bunun yarattığı travmayı hayatı boyunca taşımıştı.
Klaber, Cox’un sorusuna hiç tereddütsüz “Her şeyi bilmek istiyorum” diye karşılık verdi.
Bu buluşma Mart başında yaşandı. Boone Vilayeti Şerif Ofisi, o gün Klaber’a anlattıklarını geçtiğimiz günlerde tüm dünyayla paylaştı.
Yapılan açıklamada, Klaber ailesinin 47 yıl boyunca acı içinde kıvranmasına neden olan soruların karşılığının bulunduğu belirtildi.
Dedektif Cox’ın düzenlediği basın toplantısından
BİR GİZEM DAHA DNA SAYESİNDE AYDINLANDI
Müziği çok seven, akustik gitar ve keman çalan Carol Sue, 5 Haziran günü Lexington’ın yaklaşık 95 kilometre kuzeyinde bulunan Walton’da bulunmuştu. Dedektifler sonu Ohio Irmağı’yla çizilen Boone Vilayeti kırsalını didik didik edip kanıt arasa da sonuca ulaşamamıştı.
Boone Vilayeti Şerif Ofisi’nin açıklamasında künt bir nesneyle aldığı darbe sonucu hayatını kaybeden Carol Sue’nun bedeninde cinsel atak ve boğma izleri olduğu belirtildi.
Düğümün epey yıldan sonra çözülmesini sağlayan şey ise gelişen DNA tahlili teknolojileri oldu.
Yapılan incelemeler polisi Thomas W. Dunaway’e ulaştırdı. Polis Dunaway’in Klaber’ı öldürdüğü sırada 19 yaşında olduğunu belirtti.
Dunaway, o yıllarda Kentucky’nin Park Hills kentinde yaşıyordu. Dedektif Cox, Carol Sue’nun da en son bu kentte gri bir arabaya binerken görüldüğünü söyledi ve “Dunaway’le birbirlerini mahalleden tanıyor olabilirler” dedi.
FAİL DE 33 YIL EVVEL ÖLMÜŞ
Cleveland Orkestrası’ndan emekli bir trombon sanatkarı olan Klaber, Cox kendisine detayları anlattıktan sonra derin bir nefes aldı. Dedektif Cox, “Aldığı nefesi verirken gerçeği tüm benliğiyle kabullenmekte olduğunu gözlerinizle görebiliyordunuz” dedi.
Ancak Cox’un söyleyecekleri bununla hudutlu değildi. Carol Sue’nun katili Dunaway, 1990 yılında 33 yaşındayken ölmüştü.
Bunu duymak Klaber’ı öfkelendirdi. Çünkü kardeşini öldüren kişi hakkında dava açılamayacaktı, yargılama olamayacaktı. Klaber, mahkeme salonunda Dunaway’in gözünün içine bakıp reaksiyonunu ortaya koyamayacaktı.
Klaber, “Keşke kardeşimi kimin öldürdüğünü 1990’da biliyor olsaydım. Bu kadar vaktin akabinde ne diyebilirsiniz ki?” diye konuştu. Klaber, Cox’un anlattıkları kendisinde bir nebze rahatlama sağlamış olsa da adaletin yerini bulmadığını düşündüğünü de kelamlarına ekledi.
Dunaway’in cürüm sicilinin kabarık olduğu, baka bir cinayet nedeniyle 7 yıl mahpusta kaldığı ortaya çıktı.
Dunaway’in hata sicilinin kabarık olduğu, baka bir cinayet nedeniyle 7 yıl mahpusta kaldığı ortaya çıktı.
BÜTÜN MESLEĞİNİ BU DAVAYA ADAYAN BİR POLİS SAYESİNDE ÇÖZÜLDÜ
Carol Sue Klaber cinayetinin çözülmesinde en değerli rolü oynayanlardan biri Boone Vilayeti Şerif Ofisi’nden Jerry Keith’ti. Yıllarca davayı sona erdirmek için çalışan, evrakın bir kopyasını konutuna götürüp gecelerini bu bahiste çalışmaya ayıran Keith için Cox, “Ömrü boyunca her gittiği yere bu hadiseyle birlikte gitti” diye konuştu.
Eylül 2017’de hayatını kaybeden Keith, muhtemel failler listesini iki isme indirmeyi başarmıştı. Tıpkı yıl Boone Vilayeti Şerif Ofisi bünyesinde kurulan çözülememiş davalar masasına atanan Dedektif Cox ve Dedektif Tim Adams, soruşturmayı Keith’in bıraktığı yerden devraldı.
Cox ve Adams’ın birinci işi 1976’da toplanan kanıtları elden geçirmek oldu. Bu sayede olay yerinde saldırganın DNA’sının ve parmak izlerinin bulunduğu anlaşıldı.
Nihayetinde katilin Keith’in belirlediği iki isimden biri olmadığı tespit edildi. Lakin Cox tekrar de Keith’e minnettar olduklarını belirterek, “Çünkü bu türlü davalarda birden fazla vakit kimin yaptığını bulmak için evvel kimin yapmadığını kanıtlamanız gerekir” diye konuştu.
Dedektifler katilin geride bıraktığı DNA örneklerini bu tıp davalarda kolluk kuvvetleriyle birlikte çalışan bir laboratuvara gönderdi. Örneklere uygulanan genetik geneoloji tahlilleri araştırmacıları Dunaway’a ulaştırdı.
Dedektifler, bulguları nihaileştirmek için Dunaway’in çocuklarından birinden alınan DNA örneklerini kullandı. Cox, kimliği açıklanmayan bu kişinin babasıyla ilgili gerçeklerden habersiz olduğunu belirterek, “Şoke oldular” dedi.
Cox ve Adams’ın birinci işi 1976’da toplanan kanıtları elden geçirmek oldu. Bu sayede olay yerinde saldırganın DNA’sının ve parmak izlerinin bulunduğu anlaşıldı.
CAROL SUE’DAN SONRA BİR CİNAYET DAHA İŞLEMİŞ
Bu noktadan sonra dedektifler, Dunaway’in geçmişini mercek altına aldı ve birtakım değerli gerçekleri ortaya çıkardı. Dunaway, Carol Sue’nun vefatından birkaç ay sonra Aralık 1976’da Kentucky’nin kuzeyinde Ron Townsend isimli bir erkeği öldürmüş ve bu yüzden 7 yıl mahpus cezası almıştı.
Dahası Dunaway’in Carol Sue’nun vefatından birkaç gün sonra orduya yazıldığı ve birebir yılın Aralık ayında bir arabası yakmak ve yasadışı silah bulundurmak suçlamalarıyla South Carolina’da tutuklandığı da ortaya çıktı.
Klaber, 1 Mart günü, Cox’un anlattığı tüm bu bulguları sessizlik içinde dinledi. Kız kardeşinin öldürülmesinin ailesinin tamamında derin travmalara yol açtığını belirten Klaber, “İçimde bir yerlerde muğlak bir karanlık kaldı” diye konuştu.
Klaber’ın 28 yaşındaki oğlu Daniel da arkadaşlarıyla geceleri dışarı çıktığında babasının telaş içinde kendisini arayarak, “Çok geç oldu, nelerdesin sen? Orta beni!” dediğini aktardı.
Klaber, “Birileri bir yere geç kaldığında yalnızca endişelenmekle kalmıyordum, Carol Sue’nun başına gelenlerin tekrarlanacağını düşünüyordum” sözlerini kullandı.
Bütün bu süreçte kendisine huzur veren ufak bir ayrıntı olduğunu da kelamlarına ekleyen Klaber, “Hayatım boyunca polisin DNA örneği almak için kız kardeşimin mezarını açacağını düşünüp kaygılandım. Fakat nihayetinde mezarı açılan kişi kardeşim değil katili oldu. Burada bir parçacık olsun adalet yerine gelmiş üzere hissediyorum” dedi.
The New York Times’ın, “Haunted by His Sister’s Killing, a Brother Gets Answers More Than 46 Years Later”, Fox News’un “Kentucky teen’s murder solved after nearly half a century” haberlerinden derlenmiştir.